Sepetim (0) Toplam: 0,00TL
1601161000
366072
Hücre Kasidesi HALI
Hücre Kasidesi HALI
200.00

Hücre Kasidesi HALI

 

HÜCRE KASİDESİ, Sultan Abdulhamid'in Peygamberimiz (s.a.v)'e Yazdığı Kaside - Peygamberimizin Ayak İzi ve Nal-ı Şerifi HalıLevha

Nal-ı Şerif’in Hikmetleri Faziletleri;
Bu Nal-ı şerifi yanında taşıyan kötülüklerden beri olur. Dogum yapacak kadın üzerinde bulundursa doğumu ALLAH’ın izniyle kolay olur.
Evinde ise yanmaktan ve hırsızlıktan korunur. İnsanlar arasında hatrı sayılır. Suda boğulmaktan emin olur. Hasta ise iyileşir.
Geçim darlığı çekiyorsa ALLAH ona rızık kapısı açar.
Kastallani (rahimehullah)'ın El-Mevahibül-Ledünniyye isimli eşsiz eserinde, bu nal-ı şerifin resminin ve misalinin bereket ile ilgili tecrübe edilen faydalarını şöyle sıralanmıştır;

a) Her kim,kendisinden bereketlenmek niyeti ile, bu nal-ı serifin resmini yanında bulundurursa;
1- Azgınların saldırısından,
2- Düşmanların galibiyetinden,
3- Azgın şeytanlarin şerrinden,
4- Her kıskanç kişinin nazarından emin olur.
b) Hamile kadin onu sag elinde bulundursa,ALLAH-u Teala’nin yardimi ile dogumu kolay olur.
c) Sihir ve büyüler bunu tasiyana tesir etmez.
d) Bunu tasimaya devam eden kisi bütün insanlar tarafindan tam bir kabul görür.
e) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in kabrini ziyaret etmek mutlaka nasib olur.
f) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) i rüyasinda görür.
g) Onu tasiyan ordu bozguna ugramaz.
i) Bulundugu gemi batmaz.
j) Bulundugu ev yanmaz.
k) Içinde bulundugu esya çalinmaz.
l) Sahibinin hürmetine ne istense ,yapilan dua reddolmaz.
m) Sahibi ile hangi darlikta tevessül edilse mutlaka o sikinti kalkar.
n) Sahibi ile hangi hastalikta meded istense mutlaka sifa gelir.
ANCAK BÜTÜN BU SAYILANLARIN GERÇEKLEŞMESI KUVVETLİ İMAN ŞARTINA BAĞLIDIR.

HÜCRE KASİDESİ NEDİR? HAKKINDA BİLGİ
SULTAN I. ABDÜLHAMİD VE HÜCRE KASİDESİ
Peygamber sevdalısı bir padişah
Osmanlı padişahların yirmi yedincisi olan Sultan I. Abdülhamid, 20 Mart 1725 (Hicrî 1137) yılında dünyaya geldi. Babası Sultan III. Ahmed, annesi ise Şermî Sultan'dır. Küçük yaştan itibaren zamanın ileri gelen âlimlerinden ilim tahsili yaptı. Akıllı, zeki, ileri görüşlü, kültürlü ve gayretli bir şehzade olan Abdülhamid, ağabeyi Sultan üçüncü Mustafa'nın 21 Ocak 1774'de vefatı üzerine, 49 yaşında tahta oturmuştur.
I. Abdülhamid, ileri gelen âlimlerden ilim tahsili yapmıştı. 49 yaşında tahta geçinceye kadar (1774) ilimle meşgul olmuştu. Habîbullah Efendimize kaside yazacak kadar Arapçaya vâkıftı.

Nakşibendî şeyhlerinden Şemseddin Habîbullah Efendi' ye intisaplı olduğu bilinmektedir.

Osmanlı Devleti'nin en sıkıntılı devresinde tahta çıkan I. Abdülhamid, Rusların Kırım halkına yaptığı zulümler nedeniyle oldukça zor zamanlar geçirmiştir. Dönemindeki en önemli olaylardan biri de Kırım'daki Özi ve Hotin kalelerinin Rusların eline geçmesidir. 1784'de, Rusya'nın bu ülkelerde yaptığı mezalimle ilgili raporu dinlerken üzüntüsünden felç geçirmiş ve bu hastalık nedeniyle vefat etmiştir. (7 Nisan 1789) Naâşı, Eminönü Bahçekapı'daki türbesindedir.

Sultan I. Abdülhamid, dünyanın neresinde olursa olsun, İslam âleminin ve tebasının rahat ve refahı için çalışan ve bunun için üstün gayretler gösteren birisi olarak bilinir.

Kırım halkına Rusların yaptığı zulüm, Hotin ve Özi'nin düşmesi sebebiyle, Sultan Abdülhamid Han Hazretlerinin kaleme aldığı, Hatt-ı Hümâyûn’da dile getirdiği şu sözleri, bunu en güzel bir şekilde göstermektedir: "Özi'nin düştüğü takriri, alimallah beni yeniden kederlendirdi; bu kadar Müslüman erkek, kadın, küçük ve büyüğün kâfir elinde kalması, beni mahzun eyledi. Yâ Rab! Senden niyaz-ı âcizânem, adı geçen kaleyi, düşman elinden kurtarıp tekrar Müslümanların eline geçtiğini bana göstermendir.” (Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, IV, 543)

İslam’ı takva ölçüleri ile yaşayan bir Sultan olarak Abdülhamid Han rahmetullahi aleyhi, Peygamber Efendimiz ve Ehl-i Beytini de çok severdi. Bunun için Mekke ve Medine'ye hizmette özel bir itina göstermiştir.

Pek çok imar faaliyetlerinde bulunan Sultan, annesi Rabia Sultan adına Beylerbeyi'nde bir cami, muvakkithane (vakit tayininin yapıldığı kurum), hamam ve sıbyan mektebi, Medine-i Münevvere'de medrese, Emirgân'da cami, Eminönün'de büyük bir imaret, çeşme, sebil, medrese, türbe ve bir kütüphane yaptırmıştır. (Ahmed Cevdet, Târîh-i Cevdet, IV, 196-197)
"el-Kasîdetu'l-Hucriyye - Hücre Kasidesi”
Kaynakların verdiği bilgilerden, I. Sultan Abdülhamid’in edebiyatla da yakından ilgilendiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, H. 1191'de kaleme aldığı Arapça kasideyi Ravza-i Mutahhara'nın, Hz. Fahri kâinat Efendimizin nurlandırdığı odanın (Hücrenin) duvarlarına yazılmasını sağlamıştır. Bundan dolayı bu kaside "el-Kasîdetu'l-Hucriyye” (Hücre Kasidesi) olarak anılmıştır.

Uzun süre Mekke ve Medine'de kalmış ve "Mir'âtu'l-Haremeyn” adıyla, Mekke ve Medine'nin o zamanki tarihini konu alan bir eser yazmış olan Eyüp Sabrî'nin verdiği bilgilere göre bu kaside, Hücre-i Saadet'in kıble duvarına sağ taraftan başlayarak nakşedilmiştir. (Eyüp Sabri Paşa, Mir'ât-ı Medine, c. I. s. 585) Aynı kasidenin bir yazma nüshası da Süleymaniye Kütüphanesi, Hacı Mahmud No: 3989'da bulunmaktadır. "Efendim! Ey Allah'ın Elçisi! Tutuver elimden” diyerek başlayan bu kaside, çevirisinde de görüleceği üzere Hz. Peygamber'e olan aşkı, O'na olan sevgi ve özlemi içermektedir.

Sultan bu şiiri yazdığı sırada 55 yaşındaydı ve tahta oturalı altı yıl olmuştu. İşte bu sırada, ona büyük bir şeref nasip oldu. Sultan her halde manevi bir teyid almış olmalı ki şiiri, hücre-i saadetin cephelerine yazıldı. Kıble tarafından başlamak üzere, bütün yönlerini celî hat yazısıyla onun şiiri süsledi. Sultan Abdulhamid Han’ın Efendimiz aleyhissalatu vesselama olan aşkını ortaya koyan bu ifadeleri, yaklaşık iki asır, binlerce âşığın duygularına tercüman oldu. İki Cihan Güneşi’ni ziyaret edenlerden bu şiire gözü ilişenler, muhabbet burçlarında dolaştılar...

Arap aruz ölçülerinden Basît Bahri ile inşad edilen kasidenin, edebi bakımdan insicamlı, akıcı ve kolay anlaşılır olması, Sultan I. Abdülhamid'in, ne kadar güçlü ve aruz ölçülerine uygun bir şekilde Arapça şiir söyleyecek kadar yetenekli olduğunu göstermektedir. Şiirin içeriği kadar bu yönü de önem arz etmektedir.

Bu kaside Mescid-i Nebevî'nin duvarlarında hala mevcuttur. Ancak, yaptığımız araştırma sonucu edindiğimiz bilgilere göre, kasidenin bazı kısımları levhaların arkasında kaldığından görülmemekte, bazı yerleri de sıvama, kırılma vs. değişik şekillerde tahribata uğramıştır. Bu da bize, gerek nazmedeni ve gerekse içeriği bakımından bir şaheser olan bu kasidenin zaman içerisinde tamamen yok olacağı endişesini uyandırmaktadır.


(el-Kasîdetu'l-Hucriyye - Hücre Kasidesi)

Efendim! Tut elimden yâ Resûlellâh!
Senden başka yok kimsem, meyletmem başkasına

Bütün kâinâtta hidâyet nûru sensin
Ey güvenilenlerin en hayırlısı, cömertliğin sırrısın

Gerçek şu ki, bütün varlıkların imdadı sensin
Allah için insanların yol gösterici ve (yanlışlara) set çekicisin

Ey hamd makâmında (makâm-ı mahmûdda) bulunmaya lâyık olan,
Tek, eşsiz, doğrulmamış ve doğmamış olanın huzurunda

Ey iki parmağından fışkırarak nehirler akan
Böylece orduya yardım ederek susuzluğunu gideren

Beni korkuya düşüren bir zarara uğradığımda
"Ey Efendiler Efendisi, ey dayanağım!” diye seslenirim sana

Hatalarımdan dolayı benim için şefaatçi ol Rahmân’a
Hayal bile edemeyeceğim bir şekilde ihsanda bulun bana

Dâimâ ve ebediyyen memnûniyet nazarıyla bak
Her zaman kusurlarımı gizle, lütufta bulunarak

Beni de içine alan o bağışlayıcılığınla şefkat eyle
Çünkü benim bir efendim yok senden başka

Öyle bir seçilmiş zâta tevessül ediyorum ki
O Vâhid ve Ehâd’in sırrı, semâlara yükselenlerin en üstünü

O Güzel’in yaratıcısı, güzelliğin rabbi olan Allah Teâlâ’dır
O Güzel gibi bir güzel bulamadım varlıklar içinde

O’dur mahlûkâtın en hayırlısı, peygamberlerin zirvesi
Halk içindeki en değerli hazîne ve onları doğru yola ileten

Onunla (Rabbime) sığınıyorum, umulur ki Allah beni bağışlar
İşte budur benim düşüncem ve inancım

Onu medhetmeye şevkim hiç bitmeyecek ömrüm sürdükçe
O’nun muhabbetidir benim dayanağım Arşın Rabbi katında

En güzel salât ona olsun ve bu ebediyyen devam etsin
Selâm ile birlikte, hem de sınırsız ve sayısızca

Selam olsun Şeref sahibi Âline ve ashabına da
Ki onlar müsâmaha denizi, cömertlik ve yardım ehlidirler



 

  • Açıklama
    • Hücre Kasidesi HALI

       

      HÜCRE KASİDESİ, Sultan Abdulhamid'in Peygamberimiz (s.a.v)'e Yazdığı Kaside - Peygamberimizin Ayak İzi ve Nal-ı Şerifi HalıLevha

      Nal-ı Şerif’in Hikmetleri Faziletleri;
      Bu Nal-ı şerifi yanında taşıyan kötülüklerden beri olur. Dogum yapacak kadın üzerinde bulundursa doğumu ALLAH’ın izniyle kolay olur.
      Evinde ise yanmaktan ve hırsızlıktan korunur. İnsanlar arasında hatrı sayılır. Suda boğulmaktan emin olur. Hasta ise iyileşir.
      Geçim darlığı çekiyorsa ALLAH ona rızık kapısı açar.
      Kastallani (rahimehullah)'ın El-Mevahibül-Ledünniyye isimli eşsiz eserinde, bu nal-ı şerifin resminin ve misalinin bereket ile ilgili tecrübe edilen faydalarını şöyle sıralanmıştır;

      a) Her kim,kendisinden bereketlenmek niyeti ile, bu nal-ı serifin resmini yanında bulundurursa;
      1- Azgınların saldırısından,
      2- Düşmanların galibiyetinden,
      3- Azgın şeytanlarin şerrinden,
      4- Her kıskanç kişinin nazarından emin olur.
      b) Hamile kadin onu sag elinde bulundursa,ALLAH-u Teala’nin yardimi ile dogumu kolay olur.
      c) Sihir ve büyüler bunu tasiyana tesir etmez.
      d) Bunu tasimaya devam eden kisi bütün insanlar tarafindan tam bir kabul görür.
      e) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) in kabrini ziyaret etmek mutlaka nasib olur.
      f) Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) i rüyasinda görür.
      g) Onu tasiyan ordu bozguna ugramaz.
      i) Bulundugu gemi batmaz.
      j) Bulundugu ev yanmaz.
      k) Içinde bulundugu esya çalinmaz.
      l) Sahibinin hürmetine ne istense ,yapilan dua reddolmaz.
      m) Sahibi ile hangi darlikta tevessül edilse mutlaka o sikinti kalkar.
      n) Sahibi ile hangi hastalikta meded istense mutlaka sifa gelir.
      ANCAK BÜTÜN BU SAYILANLARIN GERÇEKLEŞMESI KUVVETLİ İMAN ŞARTINA BAĞLIDIR.

      HÜCRE KASİDESİ NEDİR? HAKKINDA BİLGİ
      SULTAN I. ABDÜLHAMİD VE HÜCRE KASİDESİ
      Peygamber sevdalısı bir padişah
      Osmanlı padişahların yirmi yedincisi olan Sultan I. Abdülhamid, 20 Mart 1725 (Hicrî 1137) yılında dünyaya geldi. Babası Sultan III. Ahmed, annesi ise Şermî Sultan'dır. Küçük yaştan itibaren zamanın ileri gelen âlimlerinden ilim tahsili yaptı. Akıllı, zeki, ileri görüşlü, kültürlü ve gayretli bir şehzade olan Abdülhamid, ağabeyi Sultan üçüncü Mustafa'nın 21 Ocak 1774'de vefatı üzerine, 49 yaşında tahta oturmuştur.
      I. Abdülhamid, ileri gelen âlimlerden ilim tahsili yapmıştı. 49 yaşında tahta geçinceye kadar (1774) ilimle meşgul olmuştu. Habîbullah Efendimize kaside yazacak kadar Arapçaya vâkıftı.

      Nakşibendî şeyhlerinden Şemseddin Habîbullah Efendi' ye intisaplı olduğu bilinmektedir.

      Osmanlı Devleti'nin en sıkıntılı devresinde tahta çıkan I. Abdülhamid, Rusların Kırım halkına yaptığı zulümler nedeniyle oldukça zor zamanlar geçirmiştir. Dönemindeki en önemli olaylardan biri de Kırım'daki Özi ve Hotin kalelerinin Rusların eline geçmesidir. 1784'de, Rusya'nın bu ülkelerde yaptığı mezalimle ilgili raporu dinlerken üzüntüsünden felç geçirmiş ve bu hastalık nedeniyle vefat etmiştir. (7 Nisan 1789) Naâşı, Eminönü Bahçekapı'daki türbesindedir.

      Sultan I. Abdülhamid, dünyanın neresinde olursa olsun, İslam âleminin ve tebasının rahat ve refahı için çalışan ve bunun için üstün gayretler gösteren birisi olarak bilinir.

      Kırım halkına Rusların yaptığı zulüm, Hotin ve Özi'nin düşmesi sebebiyle, Sultan Abdülhamid Han Hazretlerinin kaleme aldığı, Hatt-ı Hümâyûn’da dile getirdiği şu sözleri, bunu en güzel bir şekilde göstermektedir: "Özi'nin düştüğü takriri, alimallah beni yeniden kederlendirdi; bu kadar Müslüman erkek, kadın, küçük ve büyüğün kâfir elinde kalması, beni mahzun eyledi. Yâ Rab! Senden niyaz-ı âcizânem, adı geçen kaleyi, düşman elinden kurtarıp tekrar Müslümanların eline geçtiğini bana göstermendir.” (Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, IV, 543)

      İslam’ı takva ölçüleri ile yaşayan bir Sultan olarak Abdülhamid Han rahmetullahi aleyhi, Peygamber Efendimiz ve Ehl-i Beytini de çok severdi. Bunun için Mekke ve Medine'ye hizmette özel bir itina göstermiştir.

      Pek çok imar faaliyetlerinde bulunan Sultan, annesi Rabia Sultan adına Beylerbeyi'nde bir cami, muvakkithane (vakit tayininin yapıldığı kurum), hamam ve sıbyan mektebi, Medine-i Münevvere'de medrese, Emirgân'da cami, Eminönün'de büyük bir imaret, çeşme, sebil, medrese, türbe ve bir kütüphane yaptırmıştır. (Ahmed Cevdet, Târîh-i Cevdet, IV, 196-197)
      "el-Kasîdetu'l-Hucriyye - Hücre Kasidesi”
      Kaynakların verdiği bilgilerden, I. Sultan Abdülhamid’in edebiyatla da yakından ilgilendiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, H. 1191'de kaleme aldığı Arapça kasideyi Ravza-i Mutahhara'nın, Hz. Fahri kâinat Efendimizin nurlandırdığı odanın (Hücrenin) duvarlarına yazılmasını sağlamıştır. Bundan dolayı bu kaside "el-Kasîdetu'l-Hucriyye” (Hücre Kasidesi) olarak anılmıştır.

      Uzun süre Mekke ve Medine'de kalmış ve "Mir'âtu'l-Haremeyn” adıyla, Mekke ve Medine'nin o zamanki tarihini konu alan bir eser yazmış olan Eyüp Sabrî'nin verdiği bilgilere göre bu kaside, Hücre-i Saadet'in kıble duvarına sağ taraftan başlayarak nakşedilmiştir. (Eyüp Sabri Paşa, Mir'ât-ı Medine, c. I. s. 585) Aynı kasidenin bir yazma nüshası da Süleymaniye Kütüphanesi, Hacı Mahmud No: 3989'da bulunmaktadır. "Efendim! Ey Allah'ın Elçisi! Tutuver elimden” diyerek başlayan bu kaside, çevirisinde de görüleceği üzere Hz. Peygamber'e olan aşkı, O'na olan sevgi ve özlemi içermektedir.

      Sultan bu şiiri yazdığı sırada 55 yaşındaydı ve tahta oturalı altı yıl olmuştu. İşte bu sırada, ona büyük bir şeref nasip oldu. Sultan her halde manevi bir teyid almış olmalı ki şiiri, hücre-i saadetin cephelerine yazıldı. Kıble tarafından başlamak üzere, bütün yönlerini celî hat yazısıyla onun şiiri süsledi. Sultan Abdulhamid Han’ın Efendimiz aleyhissalatu vesselama olan aşkını ortaya koyan bu ifadeleri, yaklaşık iki asır, binlerce âşığın duygularına tercüman oldu. İki Cihan Güneşi’ni ziyaret edenlerden bu şiire gözü ilişenler, muhabbet burçlarında dolaştılar...

      Arap aruz ölçülerinden Basît Bahri ile inşad edilen kasidenin, edebi bakımdan insicamlı, akıcı ve kolay anlaşılır olması, Sultan I. Abdülhamid'in, ne kadar güçlü ve aruz ölçülerine uygun bir şekilde Arapça şiir söyleyecek kadar yetenekli olduğunu göstermektedir. Şiirin içeriği kadar bu yönü de önem arz etmektedir.

      Bu kaside Mescid-i Nebevî'nin duvarlarında hala mevcuttur. Ancak, yaptığımız araştırma sonucu edindiğimiz bilgilere göre, kasidenin bazı kısımları levhaların arkasında kaldığından görülmemekte, bazı yerleri de sıvama, kırılma vs. değişik şekillerde tahribata uğramıştır. Bu da bize, gerek nazmedeni ve gerekse içeriği bakımından bir şaheser olan bu kasidenin zaman içerisinde tamamen yok olacağı endişesini uyandırmaktadır.


      (el-Kasîdetu'l-Hucriyye - Hücre Kasidesi)

      Efendim! Tut elimden yâ Resûlellâh!
      Senden başka yok kimsem, meyletmem başkasına

      Bütün kâinâtta hidâyet nûru sensin
      Ey güvenilenlerin en hayırlısı, cömertliğin sırrısın

      Gerçek şu ki, bütün varlıkların imdadı sensin
      Allah için insanların yol gösterici ve (yanlışlara) set çekicisin

      Ey hamd makâmında (makâm-ı mahmûdda) bulunmaya lâyık olan,
      Tek, eşsiz, doğrulmamış ve doğmamış olanın huzurunda

      Ey iki parmağından fışkırarak nehirler akan
      Böylece orduya yardım ederek susuzluğunu gideren

      Beni korkuya düşüren bir zarara uğradığımda
      "Ey Efendiler Efendisi, ey dayanağım!” diye seslenirim sana

      Hatalarımdan dolayı benim için şefaatçi ol Rahmân’a
      Hayal bile edemeyeceğim bir şekilde ihsanda bulun bana

      Dâimâ ve ebediyyen memnûniyet nazarıyla bak
      Her zaman kusurlarımı gizle, lütufta bulunarak

      Beni de içine alan o bağışlayıcılığınla şefkat eyle
      Çünkü benim bir efendim yok senden başka

      Öyle bir seçilmiş zâta tevessül ediyorum ki
      O Vâhid ve Ehâd’in sırrı, semâlara yükselenlerin en üstünü

      O Güzel’in yaratıcısı, güzelliğin rabbi olan Allah Teâlâ’dır
      O Güzel gibi bir güzel bulamadım varlıklar içinde

      O’dur mahlûkâtın en hayırlısı, peygamberlerin zirvesi
      Halk içindeki en değerli hazîne ve onları doğru yola ileten

      Onunla (Rabbime) sığınıyorum, umulur ki Allah beni bağışlar
      İşte budur benim düşüncem ve inancım

      Onu medhetmeye şevkim hiç bitmeyecek ömrüm sürdükçe
      O’nun muhabbetidir benim dayanağım Arşın Rabbi katında

      En güzel salât ona olsun ve bu ebediyyen devam etsin
      Selâm ile birlikte, hem de sınırsız ve sayısızca

      Selam olsun Şeref sahibi Âline ve ashabına da
      Ki onlar müsâmaha denizi, cömertlik ve yardım ehlidirler



       

      Stok Kodu
      :
      1601161000
      Boyut
      :
      80*55
      Kapak Türü
      :
      Halı
      Dili
      :
      Arapça
  • Taksit Seçenekleri
    • Axess Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      200,00   
      200,00   
      2
      104,00   
      208,00   
      3
      70,67   
      212,00   
      6
      36,00   
      216,00   
      9
      24,44   
      220,00   
      Finansbank Kartları
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      200,00   
      200,00   
      2
      104,00   
      208,00   
      3
      70,67   
      212,00   
      6
      36,00   
      216,00   
      9
      24,44   
      220,00   
      Bonus Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      200,00   
      200,00   
      2
      104,00   
      208,00   
      3
      70,67   
      212,00   
      6
      36,00   
      216,00   
      9
      24,44   
      220,00   
      Paraf Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      200,00   
      200,00   
      2
      104,00   
      208,00   
      3
      70,67   
      212,00   
      6
      36,00   
      216,00   
      9
      24,44   
      220,00   
      Maximum Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      200,00   
      200,00   
      2
      104,00   
      208,00   
      3
      70,67   
      212,00   
      6
      36,00   
      216,00   
      9
      24,44   
      220,00   
      World Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      200,00   
      200,00   
      2
      104,00   
      208,00   
      3
      70,67   
      212,00   
      6
      36,00   
      216,00   
      9
      24,44   
      220,00   
      Kuveyt Türk
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      200,00   
      200,00   
      2
      104,00   
      208,00   
      3
      70,67   
      212,00   
      6
      36,00   
      216,00   
      9
      24,44   
      220,00   
      Diğer Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      Tek Çekim
      200,00   
      200,00   
      2
      -   
      -   
      3
      -   
      -   
      6
      -   
      -   
      9
      -   
      -   
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat